Baz Puan Nedir?

Yazar: HAFIZ TÜRKMEN

Tarih: 26/11/2023 20:12 Güncelleme Tarihi: 29/01/2025 10:46

Kapak Resmi

Ekonomi ve finans alanlarında, baz puan terimi, değişimleri yüzdelik ölçü biriminden daha hassas bir şekilde ifade etmek amacıyla kullanılan bir terimdir. Terimler, belirli bir bilim, sanat veya meslek dalına özgü olarak karmaşık konuları daha anlaşılır ve net bir dille ifade etmemize yardımcı olur. Örneğin, finans dünyasında, döviz piyasasındaki mikro-değişimleri ifade etmek için pip terimi kullanılır ve bir Forex yatırımcısı, EUR/USD paritesindeki 0.0001 birimlik değişimi, EUR/USD paritesi 1 sentin %1’i kadar yükseldi ya da düştü demek yerine, “1 pip hareket etti" şeklinde ifade eder. Benzer şekilde USD/TRY kurunun 1 kuruş’un % 1’i kadar değer kazandığı veya kaybettiğinden söz ederken de doğrudan pip ölçü birimini kullanırız.

Bu gibi hassas ölçü birimleri, günlük hayatta küçük gibi görünen miktarların, belirli işlemlerde önemli olabileceği gerçeğini vurgular. Örneğin, bir alışverişte 1 kuruş, genellikle göz ardı edilebilecek bir miktar olabilir, ancak USD/TRY paritesinde bir milyon dolarlık bir pozisyon büyüklüğünde işlem yapıyorsanız, bu 1 kuruşluk değişim bile 100 TL'lik bir etki yaratır.

Kısacası, finansal piyasalarda ölçüm birimleri konusunda çoğu durumda altın tartar gibi hassas ölçü birimlerine ihtiyaç duyarız. Bu bağlamda, "baz puan" kavramı da çoğunlukla faiz oranlarındaki değişiklikleri ölçmek ve değerlendirmek için kullanılan anahtar bir kavramdır. Baz puan ölçü birimi sayesinde, faiz oranları gibi hassas değişimleri, duyarlılığı daha yüksek bir ölçü standardıyla hesaplayıp ifade edebiliriz; çünkü baz puan %1'in %1'ine karşılık gelir (tam olarak 0.0001'lik bir değerle ölçülür) ve bu haliyle bizlere, yüzdelik hesaplamaya göre daha yüksek bir hassasiyet sunar.

Baz Puan Nedir?
Bu yazıyı yazdığım sıralarda TCMB’nin politika faizini %35'ten %40'a yükselttiği haberi geldi. Şimdi bu haberden yola çıkarak "Baz puan nedir ve baz puan ne demek?" sorularına yanıt verelim. %40 ile %35 arasındaki %5'lik bir fark bulunuyor. Bir baz puan, %1'in 1/100'üne eşdeğerdir, yani 0,0001. Bu durumda, faizdeki %5'lik artışı 5 * 100 = 500 baz puan olarak ifade edebiliriz. Baz puan genel olarak “bp” şeklinde kısaltılmaktadır.

Aşağıdaki tabloda bazı faiz oranlarının, baz puan karşılıklarını görebilirsiniz:

Faiz Yüzdesi Değişimi

Baz Puan Karşılığı

%0,01 1 bp
%0,10 10 bp
%1,00 100 bp
%2,00 200 bp
%5,00 500 bp

Peki, neden faiz değişimlerini baz puan cinsinden ifade ediyoruz? Çünkü merkez bankaları faiz kararı alırken geniş bir ekonomik veri setini değerlendirerek karar alırlar ve bu kararların %1'in çok altındaki değişimleri bile önem arz eder.

Örnek olarak 26 Temmuz 2023 tarihli toplantıda, FED'in politika faizini %5,25'ten %5,50'ye yükselttiği durumu ele alalım. Bu artış 0,25*100= 25 baz puanlık bir artış demektir, ki bu da %1'in bile altında bir değişim anlamına gelir.

Faiz Değişlikleri ve Baz Puan
Uluslararası Finans Enstitüsü'nün (IIF) “Küresel Borç Monitörü” raporuna göre, 2023'ün üçüncü çeyreği itibarıyla küresel borç tutarı 307,4 trilyon dolar seviyesinde.

Küresel borcun, ülkelerin toplam GSYH'sine oranı ise %333. Bu veriye göre dünyadaki tüm ekonomik birimlerin (ülkeler, şirketler, bireyler) toplam borcu, yıllık gelirlerinin 3 katından daha fazla… Bu çarpıcı bilgi, aslında dünyanın giderek finansallaştığı (financialization) gerçeğini de bize gösteriyor.

Teknik hesaplamalara girmeden dahi, bu seviyede borçlanma düşünüldüğünde, küresel faiz oranlarındaki sadece ortalama 1 baz puanlık bir değişikliğin bile, maliyetler üzerinde nasıl devasa etkiler yaratabileceğini hayal edebiliriz.

Diğer taraftan piyasalardaki faiz oranı değişimleri, özellikle kısa vadeli oranlar üzerinden büyük ölçüde merkez bankaları tarafından yönlendirilir. Para politikalarının, toplam arza doğrudan etkisi daha sınırlıdır, ancak asıl etki talep aracılığıyla ortaya çıkar. Bu ise fiyatlar genel seviyesi, yani enflasyon oranları üzerinde belirleyicidir. Faiz oranlarındaki artışlar, borçlanma maliyetlerini yükseltirken, düşüşler ise tüketim veya yatırım harcamalarını cazip hale getirir. Ayrıca reel faiz hadleri yatırım tercihlerinin farklılaşmasında da etkili bir role sahiptir.

Örneğin, 22 Haziran 2023 tarihli Merkez Bankası, Para Politikası Kurulu toplantısıyla başlayan kademeli faiz artışları sonucunda, politika faizi o günden bu güne %8,5'ten başlayarak %40'a kadar yükseltildi ve bu tam tamına 3150 baz puanlık bir atış anlamına geliyor. Bu süre zarfında enflasyon oranları başta olmak üzere, tüm ekonomik ve finansal kararlar da bu değişiklikten etkilenmiştir.

Baz Puan Değişiklikleri ve Anlamları
Buraya kadar ağırlıklı olarak "Baz puan nedir?" soru üzerinde durduk ve artık örneğin, 75 baz puan ne demek veya 100 baz puanlık faiz indirimi ne anlama gelir gibi finansal okuryazarlık sorularına hızlıca cevap verebiliriz. 75 baz puan, %0,75 oranına karşılık gelirken, 100 baz puan indirim ise faiz oranlarının %1 kadar düşürülmesini ifade eder.

Ancak, dikkat etmeliyiz ki, faiz oranlarında %1'lik bir azalma ile %1 oranında bir azalma farklı anlamlara gelir. Örneğin, politika faizinin %10’dan %9’a düşürülmesi, orandaki %1'lik bir azalmayı temsil eder. Ancak %1'lik bir azalma, başlangıçtaki %10 faiz oranının %10’una karşılık gelir.

Şimdi, bir adım daha ileri gidelim ve düşünelim: FED veya TCMB politika faizini 75 baz puan artırırsa ne olur? Ya da tersine, faizler 75 baz puan düşürülürse reel ve finansal piyasalar bundan nasıl etkilenir? Doğrusu bu gibi sorular, ayrıntılı bir araştırma gerektiren oldukça teknik konulardır. Ancak şunu bilmek gerekir ki, faiz düşürme genellikle ekonomiyi canlandırmaya yönelik genişleyici bir adım iken, faiz artırımı ekonominin hızını frenleyen daraltıcı bir para politikası adımıdır.

Diğer taraftan herhangi bir faiz kararının finansal piyasalara kısa vadeli etkisi ise, daha çok beklentiler ile gerçekleşenler arasındaki ilişkiye bağlı olarak gelişir; çünkü faiz kararları çoğunlukla piyasalar tarafından beklentiler çerçevesinde önceden fiyatlara yansıma eğilimindedir. Bu yüzden beklentilere paralel gelen faiz kararlarına piyasaların kısa vadede etkisi daha nötr olurken, sürpriz kararların piyasalara yansıması daha yüksek oynaklık içerir. Bu durum ise aslında insan doğasının beklenmedik olaylara verdiği daha şiddetli tepki mekanizmasının finansal piyasalara bir yansıması olarak düşünülebilir.

Sonuç
Günlük hayatımızda küçük gibi görünen miktarlar, piyasaların devasa hacimli işlemleri içerisinde ihmal edilemez değerler halini alır. Özellikle faiz oranlarındaki değişimleri ölçmek için kullanılan baz puan kavramı da finans dünyasındaki mikro-değişimleri daha hassas bir şekilde ölçmemize ve ifade etmemize yarayan önemli terimlerden biridir.

Faiz kararlarının, ekonomik ve finansal kararlar üzerindeki uzun ve kısa vadeli etkilerini değerlendirirken ise, mevcut ekonomik koşullar göz önünde bulundurulmalı ve beklentilerle gerçekleşenler arasındaki farklar hesaba katılmalıdır.